Türkçülük ülküsünün bugünkü en büyük şahsiyeti Rıza Nur artık “Dünkü şahsiyet” oldu. 63 yıllık çetin ve metin bir hayattan sonra vatan toprağına karışırken onu son defa selamlayanlar dinmiş bir kasırga için duyulan neyse onu duydular. Rıza Nur
AİLESİ Rıza Nur’un baba tarafı en aşağı 200 yıldan beri Sinop’ta oturan ve “İmamoğlu” adını taşıyan bir aileye mensuptur. Rıza Nurun bilinen ilk atası Sinoplu Hacı İbrahim’dir. Bunun oğlu Sinop Kalesi dizdarı Mustafa aynı zamanda Sinop’taki Hisar
Büyük Türkçülerden merhum Dr. Rıza Nur‘un Türkçülüğe en büyük hizmeti, büyük Tarihini yazmış olmasıdır. Siyasî hayatın haksız darbelerine uğrayıp gurbetlere düştükçe, boş durmayan, duramayan, milletine mutlaka bir hizmet yapmak isteyen Rıza Nur, Türklüğe faydalı saydığı bir yığın
Doktor, siyaset ve devlet adamı, tarihçi ve Türkçü olarak Türk tarihinde ileri bir yeri olan Rıza Nur’un en kuvvetli cephesi Türkçülüğüdür. Doktor olarak, bilhassa Kurtuluş Savaşında, milletine değerli hizmetler yapan, sünnetçiliği ilmî bir şekle koyarak bu alanda
Türkiye’de Osmanlı sülalesi hâkim olduktan sonra(1) acem taklidi divan edebiyatının kuvvetle yayılarak milli dil ve kültürümüzü şiddetle tehdit etmesi üzerine on beşinci asrın sonlarında Türkiye’de bir dilde milliyetperverlik cereyanı baş gösterdi. Aruz vezniyle olmakla beraber, yalnız Türkçe
3 Mayıs Türkçülüğün tarihinde bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar yalnız duygu ve düşünce olan, edebi ve ilmi sınırları pek de aşmayan Türkçülük, 1944 yılının 3 Mayısında birdenbire hareket oluverdi. Ali Suaviler, Süleyman Paşalar, Mehmet Eminler,
Arif Türkdoğan Bey, Mektubunuzu aldım. Sizin nereden talebem olduğunuzu hatırlayamadım. Eski harfleri güzel yazdığınıza ve sağlam bir Türkçeye malik olduğunuza nazaran mümkün olduğu kadar eski bir talebem olacağınızı düşündüm. Yeni talebelerimiz maalesef doğru Türkçe yazamıyorlar. Benim en
Azizim Arif Türkdoğan Beğ, 28 Ağustos tarihli mektubunuzu dün aldım. Gerçi beraat ettik. Fakat dava henüz bitmedi. Biz 17 Mart’ta beraat etmiştik. Sıkıyönetim Kumandanlığı, bu beraat kararını 24 Nisan’da temyiz etti. Askeri Yargıtay henüz bir karar vermedi.
Cumhuriyetimizi kuran temel düşünce, herkesçe de bilindiği üzere Türkçülüktür. Buna rağmen, Atatürk’ün ölümünden sonra Türkçülük birçok saldırılara uğramış ve bu saldırılar karşısında yaralar almıştır. Bu yaraların en büyüğü şüphesiz 1944 olayları ve bu olaylar sonucunda alınandır; bu